Kürd Tarihçilerinin Meçhul Askeri: Muhammed Ali Awni Sûrekî (Sîverekli)(2-son)
Şerefxan Bedlîsî’nin Şerefnamesinden söz ettiğimiz zaman Kürdistan tarihi hakkında detaylara dair bilgisi olan insanların aklına ilk gelecek Kürdlerden biri Mella Mahmudî Bazîdî ve diğeri ise Kürd Tarihçilerinin Meçhul Askeri Muhammed Ali Awni Sûrekîdir.
Mella Mahmudî Bazîdî 1850’lilerde Kürd tarihi, dili ve edebiyatı üzerine bir dizi eseri ya kendisi yazarak, yada kendisinden Kürd yazar ve şairlerin yazdıkları eserleri Osmanlı vandalistlerden kurtarak Kürdçe’ye çevirerek Erzurum Rus Konsolosu A. Jaba’ya veriyor. Bu eserlerden biri Şerefnamedir.(Mela Mehmudê Bazîdî’nin yaşamını merak eden arkadaşlar benim daha önce onun üzerine kaleme aldığım makaleye bakabilirler http://aso-zagrosi.over-blog.com/article-mella-mehmude-beyazidi-1797-1870-50904238.html )
Kürdistan tarihi, basını, edebiyatı ve Kürd dili ilgili yaptığı çalışmalarıyla her Kürd yurtseverin kendisiyle gurur duyabileceği ve yaşarken dahi Kuzey Kürdistan’ın kalbinde heykeli dikilmesi gereken Mamoste Mehmet Emin Bozarslan’ın 1971 yılında Arapça’dan Türkçe’ye çevirdiği Arapça çevirisi Muhammed Ali Awni Sûrekî’ye aittir.
Muhammed Ali Awni Sûrekî’nin ismini belki de Kuzey Kürdlerin içinde ilk duyan Mamoste Mehmet Emin Bozarslandır. O ise Muhammed Ali Awni’yi Şerefname’ye yazdığı önsöz de “Irak Kürdlerinden olup Mısır’da ikamet eden Muhammed Ali Awni” diye tanıtıyor.. Bu gerçeklik Türk sömürgeci vahşetin Kürdistan tarihi, kültürü ve Kürdlere ait olan her şeyi nasıl tahrip ettiğine dair bir belirtidir. Kürdistan tarihi, şehirleri ve kültürüyle çok yakından ilgilenen ve bilgi sahibi olan Mamoste Mehmet Emin Bozarslan dahi 70’li yılların ortalarında Muhammed Ali Awni Sûrekî’nin Siverekli olduğu babasının Mufti Abdulkadir Sûrekî ve dedesinin Bab nahiyesinde Zaza Kürdlerin bir ağası olduğunu bilmiyordu.
Aktüel olarak Bab, Kapıkaya olarak biliniyor. Çevre halkı kendilerine Babijlar diyorlar. Bab, Kürdlere ve Kürdistan tarihine değerli şahsiyetler verdi. Bunlardan biri de Zazaca Mevlidi yazan Müfti Haci Eyyub Efendi’nin oğlu Osman Esad Efendi Bablıdır. Rahmetli Celadet Bedirxan onun mevlidi’ni 1934 yılında Zazaca olarak Hawar’da yeniden yayınladı.
Yeniden konumuza dönersek Muhammed Ali Awni Sûrekî, Şerefname’nin Mella Mahmudî Bazîdî tarafından A. Jaba’ya verilen 1860’da Rusya’da Rusça baskısı(Vladimir V. Zernov çevirisi) yapılan ve daha sonra 1868’de Rusça’dan Fransızca’ya (Carmoy’un çevirisi) baskılarına sahipti.
Muhammed Ali Awni bu baskıların dışında 1922 yılında Halep’te Şerefname’ye ait Farsça elyazmalarını buluyor ve nushasını alıyor. Bir de Mîr Sureya Bedirxan’ın kendisine verdiği Şerefname’nin bîr elyazması var.
Muhammed Ali Awni Sûrekî, Kahir’e Şerefname ile ilgili bulduğu dokumentleri kendisi gibi Kürd olan, İslam Tarihi konusunda uzman ve küçük bir matbası olan Şeyh Faragallah Zeki El Kurdî ile paylaşıyor. Her ikisi var olan Şerefname’nin farklı nüshaları üzerine çalışıyorlar. Sonra bu ekibe Farsça dil uzmanı Şeyh Muhiddin Sabri El Kordî de katılarak tüm nüshalar ışığında Farsça Şerefname hazırlanıyor.
Muhammed Ali Awni Sûrekî, 1848 yılında Şerefname’yi Farsça’dan Arapça’ya çeviriyor. Fakat sadece çeviri değil, Muhammed Ali Awni Sûrekî’nin Şerefname’nin okuyucularını daha fazla bilgilendirmek için yazdığı dipnotlar da harikadır. Mamoste Memmet Emin Bozarslan o dipnotları (M.A.A) rumuzu ile vermiştir.
Muhammed Ali Awni Sûrekî vefat ettiği 11 Temmuz 1952 yılına kadar çevirisini yaptığı Şerefname’yi yayınlama imkanı bulmadı. Onun ölümünden sonra Doğu bilimcilerinden Prof. Yahya El Haşaş trafından 1958’de birinci cildi ve 1962’de de ikinci cildini baskıya verdi.
Muhammed Ali Awni Sûrekî, Sadece Şerefname’yi değil Mehmet Emin Zeki’nin “Kürdistan Tarihi”ni Kürdçe’nin Soranice lehçesinden Arapça’ya çevirerek yayınladı. Yine Mehmet Emin Zeki Bey’in “Meşahir-I Kurd u Kurdistan” adlı eserini dipnotlarını yazarak (AVNİ rumuzuyla) yayınladı.
Ayrıca Muhammed Ali Awni Sûrekî, Xoybun oluşumu sırasında önemli oynadı.(Bu konuyu Xoybun ile çalışmamla birlikte yayınlayacağım) Mesela Xoybûn’un propaganda faaliyetlerinde önemli rol oynayan Mîr Sureya Bedırxan’ın Dr. Bliç Şerko rumuzuyla yayınladığı “Kürd Meselesi” adlı kitabın Arapça çevirisini Muhammed Ali Awni Sûrekî yapmıştı.
Giw Mukriyani Kürd ve Kürdistan tarihine ve edebiyatına dair yüzlerce kitap ve akademik eser bırakmış ve bir çok Kürdçe dergi ve gazeteyi çıkaran bir Kürd şahsiyeti olarak Muhammed Ali Awni Sûrekî’ye dair şöyle anekdotu aktarıyor. Hüseyin Husni Mukriyani 1916 yılında Halep’te bir matbaa kuruyor.
Giw Mukriyani’nin anlatımlarına göre El Ezher Üniversite Rewqi Ekrad bölümü hocası olan Şeyh Omer Wecdi kendisine yazarak şöyle diyor: “ Muhammed Ali Awni’den duydum ve bana dedi ki Husni Mukriyani’nin Halep’te matbaasını gördüm, Kürd tarihi ve edebiyatı ilgili kitaplar basıyordu. Amacım Siverek’e gidip akrabalarımı görmekti. Fakat Husni Mukriyani benim üzerime öyle etki yaptı ki, yolculuktan vaz geçtim Mısır’a geri dönerek bu adamı kendime örnek alarak kendimi Kürd tarihine vermeye karar verdim”
Huseyin Husni Mukriyani aslen Mahabadlıdır. Dünyanın bir çok ülkesini gezdi. Halep’te matbaa kurduğunu biliyoruz. En son 1925 yılında Rewandiz’a yerleşti ve matbaasını oraya taşıdı. Meşhur “Zari Kurmanci” dergisini, Kürd ve Kürdistan tarihine ve edebiyatına dair yüzlerce çalışmayı orada yayınladı.
Muhammed Ali Awni Sûrekî’nin Siverek’teki akrabalarını ziyaret etme istemi ve vaz geçmesi 1925 yılından önce olması gerekir. İki yıl önce vefat eden kızı Dureya Awni’de Kürdlere dair değerli çalışmalar yaptı.
11 Temmuz 1952 tarihinde fiziki olarak vatanından uzak Kürdistan halkını terk eden Kürd Tarihçilerinin Meçhul Askeri: Muhammed Ali Awni Sûrekî, çalışma ve eserleriyle Kürdlerin kollektif hafızasında unutulmaz bir yer alması gerekir. Bu kısa yazıyla onu gündeme taşıp tanıtmak istedim. Keşke Siverekliler Kürd Tarihçilerinin Meçhul Askeri: Muhammed Ali Awni Sûrekî sahip çıkarak ve onu onurlandırmak için her hangi bir meydana yada bir kuruma onun ismini verseler.
01.12.2016
Aso Zagrosi