Skip to main content

Ortadoğu’nun İlk  Feminist  Erkeği:   Kürd  Qasim Emin(2-Son)

Qasim Emin’inin  babası Muhamed Emin  Xan’ın    Suleymaniyeli  Kürd aristokrat  bir  aileden  geldiğini  yazan  kaynaklardan  vardır. (http://www.paperbackswap.com/Qasim-Amin/author/)  Ayrıca   Les cles  du  Moyen Orient adlı  site’de   yayınlanan   Qasim Amin   un  Penseur Feminist?  adlı  makalede  babasının  Kürd asılı bir vali  olduğu   söyleniyor. Kürd  tarihçilerinden  Baba Merdoxi ve  Mir  Basri   daha önceleri  Qasim  Emin’in  Kürdlüğünü  gündeme  getirmiş ve   üzerine  durmuşlardı.

Kurdistan Parlamento Başkanın Güncel Gelişmelere İlişkin Açıklaması.

Kurdistan Parlamento Başkanı Sayın Dr. Yusuf Mihemed, Boykotta bulunan Öğretmen Temsilcileri yaptığı toplantı sonrası güncel gelişmelere ilişkin bazı açıklamalarda bulundu. Kurdistan Parlamento Başkanı. Dr. M. Yusuf yaptığı açıklamada; Şu andaki hükümetin Bir parti ve politik büronun hükümeti olduğu bu hükümetin fes edilerek yerine ulusal bir iktidar ve hükümetin kurulması ve halkın Petrol mafyasına kurban edilmemesi gerektiğini söyledi.

 

Ortadoğu’nun İlk  Feminist  Erkeği:   Kürd  Qasim Emin(1)

 

Kürdler,   devletsiz  bir   halk  olarak   sadece Kürdistan toprakları  üzerine yaşamıyor.   Tarih  boyunca    farklı  nedenlerden  dolayı   Kürdler hemen  hemen   tüm  Ortadoğu’nun  ülkelerine  yayıldılar.  Kafkasya’ya,  Balkanlara, Afganistan,    Hindistan’a ve  geçen yüzyılın  ortalarından  itibaren   yaygın bir  şekilde   Avrupa’nın  farklı  ülkelerine  yerleşen  Kürdler  oldu.

Ajan, hain edebiyatı ve Muşîr Heme Suleyman Hemawendî olayı

Kürdistan‘da eskiden beri çok kötü/berbat ve mezara gömülmesi gereken bir gelenek oluşmuş.

Bu gelenekte siyasal rakiplerini “ajan”, “hain” “satılmış”, “A’nın uşağı” , “Z’nin uşağı”, “CİA, Mosad” ve “Savak” ajanları olarak değerlendirme bir habitus hali almıştır.


Her halde dünyada Kürdler kadar “ajan” üreten bir toplum az bulunur.

Bağımsızlık ve Ulusal Birlik

Kürdistan risklerin ve fırsatların içiçe geçtiği tarihinin en zor dönemlerinden birini yaşıyor.  Ya yüzyıllara dayanan sömürgeci köleliğe son verip ulusal bağımsızlığını gerçekleştirecek, ya da tarihinin trajik sayfalarından birini daha yaşayacak yok olmakla karşı karşıya gelecek. Sorun varolma ya da yokolma sorunudur. Her bireyden siyasi örgütlere kadar  eğer amaç kazanmaksa  bu tarihi sorumlulukla davranmak zorundadır.

Akçadağ Kürd Direnişinin düşündürdükleri

Aso Zagrosi

Kürd tarihinde Osmanlılar tarafından en çok katliamların yapıldığı dönemlerden biri de 1800’lerden başlayarak 1800’lerin ikinci yarısına kadar süren dönemdir.
Osmanlı devleti yüzyıllarca Kürdistan’da yarı bağımsız bir şekilde varlığını sürdüren Kürd Mîrlerinin varlığını son vermek isterken Kürdistan’ı adeta harebeye çevirdi ve yüzbinlerce Kürdü katliamdan geçirdi.
Osmanlı devletine karşı direnişe geçen Kürd Mîrleri başarıya ulaşmış olsaydı, bağımsız Kürdistan devleti de ortaya çıkardı. Zaten klasik Kürd edebiyatının doruğa ulaştığı dönem Kürd Mîrlerinin dönemidir.

KAHTA’YA DAİR BAZI BİLGİLER

 

 

Aso Zagrosi

Vital Cuinet uzun yıllar Osmanlı arşivlerinde çalışmasının ardından 1891 yılında Paris’te yayınladığı La Turquie d’Asie   adlı eserinin 3. Cildinde   Kahta’nın yapılanması hakkında   bazı resmi bilgileri veriyor.   Kahta hakkında   araştırma yapmak isteyen yada yapan arkadaşların işine yarayacağını düşünerek   söz konusu olan bilgileri aktarıyorum.

HACİ BUSH’DAN HACİ TRUMP’A

Aso Zagrosi

İnternette baktığım zaman TRUMP’un Amerika’da başkanlığı kazanması bizim Kürdleri bir hayli sevindirmiş... TRUMP’UN sarf ettiği “Kürdler yürekli insanlar ve harika savaşçılar” sözü bir hayli hoşumuza gidiyor. Kürdlerin “yürekli insanlar” olduklarını “iyi savaşçı” olduklarını Daeş’a karşı savaşan güçlerin bir çoğu söylüyor. Çünkü bu savaşta Kürdler ölüyor ve Kürdler öldürüyor. Benim için şahsen bu söylenen ve ruhumu da bir Kürd olarak okşayan bu sözlerin fazla bir değeri yok. Biz Baba BUSH’u da “HACİ BUSH” ilan etmedik mi? 

Şehid Said Çürükkaya’nın  Ardından!!!

Aso Zagrosi

Said  Çürükkaya’nın     Güney  Kürdistan kazanımlarını   yoketmek için   harekete   geçirilen   Daiş  katil  sürülerine  karşı  verdiği mücadele de  şehit  düşmesi olayından    dolayı tüm Kürd  yurtseverleri  gibi  ben de  çok  üzüldüm.  Bu konuda   reaksiyonumu  bir  çok Kürd yurtseveri  gibi   farklı  şekillerde   ben  de  dile getirmeye çalıştım. Çünkü,  Said   bizden  biriydi.