Newroz Ateşi
NEWROZ ATEŞİ
Brahim Ziravav
Her halkın tarihinde efsaneler, destanlar, mitler vardır. Adı üstünde mitoloji demek bunun gerçek, olabilirlik anlamına gelmiyor. Kimse de gidip bu mitolojinin doğru veya yanlışlarını tartışmaz. Araştırmacılar veya konuyla ilgili bilim adamları, tarihçiler o efsaneleri yadsımazlar. O efsanelere kaynaklık eden somut gerçeği ararlar.
Efsanelerin değişik versiyonları olabileceği gibi zamana ve mekana göre değişik anlatımları da olabilir. Sözlü olarak aktarılırken farklılaşır ve yeni biçimler de alabilirler. Mitler bir çok şeyi simgeler ve imgelere büründürerek anlatır. Değişik temalar üzerine mitler olduğu gibi ulusal mitler de ulusun yabancı boyunduruktan kurtulması, bağımsız ulusal devletini kurmasında motive edici bir rol oynar.
Kürdler çok eski zamanlardan beri, bin yıllara dayanan bir gelenek olarak Newroz’u kutlarlar. Esaret altında yaşayan Kürdler sadece geçmişi yâdetmek için değil, bugün için bir çoşku, geleceğini kurmak için Newrozu sadece kültürel değil ideolojik ve politik anlam yükleyerek bir kurtuluş mitine dönüştürdü. Bu, en başta Kürd düşmanlarını rahatsız etmenin ötesinde, onlar için bir ölüm çanına dönüştü. Her 21 Mart’a sömürgecilerin “istikrar sessizliğini” bozan, beyninde zonklayan ve ölümü çağrıştıran çan sesinin ürkütücülüğünü düşünün.. dağların doruklarından sokaklara inen isyan ateşi.. Saltanatın sefasını hiç bırakır mı(!)...
Newrozun sadece kış gibi bir felaketin bitmesi, baharın gelmesiyle doğanın canlanması, insan yaşamı üzerinde yarattığı coşku ve canlılık değil aynı zamanda toplumsal ve siyasal renge bürünmesi ve özgürlük ve bağımsızlık meşalesine dönüşmesi sadece sömürgeci “efendileri” değil, aynı zamanda onların dalkavuklarını da harekete geçirdi.
Ama ne zaman ki Newroz Kürdlerin bayramı dünü ve bugünüyle bir kültür ve yarın için bu ulusu motive eden bir ideolojik ve politik araca dönüştü. Kürd düşmanları hiç durur mu(!)...
Bunu açıktan yapan Türk sömürgecileri önce yasakladı. Yasaklanan Newroz, daha da politik renge, yasağa ve sisteme karşı özgürlük meşalesine dönüştü. Başarısız bir sonuçla karşı karşıya gelen sömürgeciler bu kez ihtilalci özünü boşaltarak “tırkoların” bayramı diye sahip çıkmaya çalıştı.
Sömürgecilere bağlı veya onların hegamonyasında Kürdlere düşman bazı kesimler de var. Bunlar üstelik ezilenden yana maske takmışlar, sol, sosyalist, aydın, yazar, çizer sömürgecilerin yapamadığını, bir işbölümü çerçevesinde yapmaya çalışıyorlar. İsimlerini zikretmeye gerek yok. Onlar kendilerini bilir ve gocunurlar.
Newroz Kürd bayramı değil, çünkü “ bizim köyde kutlanmıyordu”. Ne kadar açıklayıcı... Ya da bir başkası, önce “Midyat Kürd şehri değildir” diyor. Sonra, “ama etrafında veya civarında çok sayıda Kürd köyü var”... (En azından “Kürd yoktur” demiyor. Buna da “şükür”) Eskiden Newrozu Kürdlerin kutladıklarını görmemiş. Kendisi ne kadar “eski” ise varın siz düşünün...Belki de Nuh’tan öncedir..
Peki biz Kürdüz “bizim köyde de kutlanıyordu”. Üstelik adına “sultan Newroz” diyorlardı. Bir bayram havasında geçerdi. Lokma dağıtılır.. şenlikler yapılır..insanlar güzel kıyafetlerini giyer,ziyafetler çekilir vs vs Şimdi ne olacak?
Arap istilası başladığı zaman, Arap boyunduruğu altında Newroz kutlanabilir mi? Bugünkü İslam Devletinin (IŞİD) Şengali işgalini gözönüne getirin...
Newroz, Kürd toplum hafızasında canlı ve yaşıyor. Hem sözlü, hem de yazılı kaynaklarda var. Şiirlerde, şarkılarda, destanlarda... İnsan bir şey demeden önce doğru ve yanlış olduğunu tartmalı, araştırmalı, İnsanın ağzından çıkanı kulağı duymalı.. Şimdi oturup mitolojiden başlayarak, tarihten örneklerle izah etmenin hiç bir anlamı yok.
Kürdlerin en ünlü ve bilinen destanı Mem u Zin’dir. 11. Bölümde Ehmed e Xani, Newroz ritüelini 5-10 sayfada uzun uzun anlattığını söylersen, birileri hemen ikna mı olacak:
“Pîrozkirina Newroz û Sersalê
......
Zanayê miemmerê kuhensal
Ev renge he go jibo me ehwal
Go: Adetê pêşîyê zemanan
Evbû li hemî cî-yû mekanan:
Weqtê wekû şehsivarê xawer
Tehwîl-i di kir di mahe Azer
Yanî ku di hate bircê Sersal
Qet kes ne di ma di mesken û mal
Bîlcimle di çûne der ji malan
Hetta di gîhîşte pîr û kalan
Roja ku di bûye îd û newroz
Tazîmê jibo dema dilefroz
......”
Ve devam ediyor.
Klasik Kürd edebiyatından günümüze kadar, Newroz üzerine şiir yazmayan Kürd şairi var mı? Kürd halkının Newroz üzerine ne kadar şarkı ve marşı var. Kürd başkaldırıları da Newroz’a denk getirilir. Tarihe bakın.
Sömürgecilerin “ inkar ve imha” politikası sürüyor. Birileri Kürdleri ulusal bağımsız devlet hedefinden, birileri de Kürdleri milli kültürel değerlerinden yalıtmaya çalışıyor. Bunların hevesleri kursaklarında kalacak.
Sil baştan tekrar başa dönmek, Kürdlerde ulusal tarih bilincini silmek ham hayaldir.
Newroz ateşi sömürgecilerle birlikte dalkavukları da yakacak!