Skip to main content
okuma zamanı
dakika
okunmuş

İşgal Güçlere Dayanarak Devlet Olunmaz!

Sun, 10/23/2016 - 13:44
1 comment

 

Irak ve Kürdistan’ın Güneyi’ndeki Türk askerlerinin varlığı nedeniyle yaşanan gerilim yeni bir boyut kazandı. Musul eski Valisi ve Haşdi Vatani (Ninova Muhafızları) Komutanı Esil Nuceyfi hakkında TC devleti ile işbirliği yaptığı gerekçesiyle Irak Yüksek Mahkemesi tarafından tutuklama kararı çıkarıldı. Şu an aranmaktadır.

Bilindiği üzere IŞİD terör örgütünü kendi eliyle Musul’a girmesine yol açan Esil Nuceyfi 2015 yılında Irak Parlamentosu’nun onayıyla Musul valilik görevinden alındı.

Barzanilerin icazetiyle Hewler’e yerleşen Esil Nuceyfi, Haşdi Vatani birliğini kurdu. Türkiye, Başika’da Haşdi Vatani’ye askeri eğitim vermeye başladı. Daha sonra isim değiştirerek Ninova Muhafızları adını aldı. Bu örgüt Türklerin sağdan-soldan para ile topladığı çete bir güçtür. TC devletinin beşinci bir koludur.

Musul’u kendi elleriyle IŞİD’e sunan, Musul eski valisi Esil Nuceyfi ve Irak Cumhurbaşkanı eski Yardımcısı Tarık El-Haşimi’nin kendileridir. Bu iki kişiyi koruyan güç ise Suudi Arabistan, Katar, Türkiye ve Barzanilerdir.

Bu bağlamda IŞİD terör örgütünün Musul başta olmak üzere Irak ve Kürdistan’ın Güneyi’nde işlediği tüm suçlara ortaktırlar. Değil iseler IŞİD’ı Musul’a kendi elleriyle teslim eden ve Irak devleti tarafından “vatana ihanet“ suçuyla haklarında tutuklama kararı olan Esil Nuceyfi ve Tarık El-Haşimi’yi Irak devletine teslim ederler.

Tarık El-Haşimi Türkiye’de, Esil Nuceyfi Hewler’de ikamet etmektedir. Ki bugünde bu iki kişiyi Suudi Arabistan, Türkiye ve Barzanilerin desteklediği ve bu kişilerinde IŞİD terör örgütünü desteklediği dünya alem bilmektedir.

Esil Nuceyfi, "Güçlerimizi (Ninova Muhafızları) Türkiye eğitti ve şu an Irak ordusunun yanında donanımlı olarak bulunan Musul halkından müteşekkil tek güçtür," demektedir.

Burada doğru ve yalan yanyanadır. Esil Nuceyfi’nin başında bulunduğu Ninova Muhafızlarını Türk ordusu tarafından eğitildiği doğru fakat, Irak ordusunun yanında olduğu yalandır. Emir komuta Türk subayların komutasındadır. Yanı sıra Irak-KDP peşmergesi ile birlikte hareket ettiği bilinmektedir.

Türkiye bununlada kalmamaktadır. İddiaya göre 21 Ekim günü Kerkük’e saldıran IŞİD militanlarına da yardımda bulunduğu, Kerkük ve Germiyan mıntıkasını uçaklarla bombalandığı iddia edilmektedir. Ki yerleşik Türkmen ve sonradan Kerkük’e yerleştirilen Araplar bu işin içindedirler.

Burada ortaya çıkan gerçek şudur.

Türk askerlerin eğitiği Ninova Muhafızları hem Irak’ta ve hem de Kürdistan’ın Güneyi’nde TC devletinin beşinci kolu olarak çalışmaktadır. Bu bilindiği için de ABD yetkilileri Türk askerinin Irak’taki varlığını meşru görmemekte, ilegal olduğunu ileri sürmektedir. Irak merkezi Hükümeti’de Irak ve Kürdistan’daki Türk asker varlığını işgalci olarak tanımladı, BM müracaata bulundu ve derhal çekilmesini istedi. Kürdistan Parlementosu’ndaki 5 Fraksiyon da yayınladıkları ortak bir açıklama ile Türk ordusunun Kürdistan’ı derhal terketmesini istedi. Irak-KDP ve Kuzeyli destekleyicileri ise Türk askerinin Irak ve Kürdistan’ın Güneyi’nde kalmasını savundu.

Ki Türk askerini oraya götürende zaten Barzaniler, Tarık El-Haşimi ve Esil Nuceyfi’nin kendileriydi.

1992 yılından bu yana Kürdistan’ın Güneyi’nde bulunan Türk askerin yanı sıra Mesud Barzani’nin son Suudi Arabistan ve Türkiye ziyaretleri ile gerçekleşen anlaşma sonrası Türk askeri tank ve topla Kürdistan’ın Güneyi’ne yerleşti. Hem Irak-KDP peşmergesini ve hem de Esil Nuceyfi’nin Ninova Muhafızlarını eğitti.

Ki Mesud Barzani, son dönemlerde Ankara’ya her gittiğinde ilkin MİT merkezinde Abdullah Öcalan ile görüşme sonrasından sonra ikinci durağı Türk Özel Kuvvetler Karargahı’nı ziyaret eder. Bu katil sürüsüyle yemek yemek yer. Bu hayra alamet midir? Bunlar açıkça bilinenlerdir.

Kuzeyli Barzani taraftarları bunu Batı-Doğu veya Şii-Sunni bloklaşmayla izah etmektedir. Ki izah edilen netleşmiş bu tür bloklaşmalarda yoktur. Bunun en bariz örneği ABD’nin Şii Irak Merkezi Hükümeti ile aynı cephede olmasıdır.

Yanı sıra kimse Şii-Sunni Bloklar arasındaki savaşta Kürdlerin her hangi bir bloktan yana tavır almakla Kürd milli davasına hizmet ettiğini izah edemez.

Fakat gel gör ki Irak-KDP bu bloklar arasındaki savaşıda aşan Kürd millet düşmanı TC devletinin ordusunun önüne katılarak Kürdistan’ın Güneyi’ni işgal etmesine önayak olmuştur. Yanı sıra eski Baascı ve Saddamcı ve şimdi de Suudi Arabistan ve Türkiye’nin Irak’taki beşinci kol kuvvetleri olan Tarık El-Haşimi ve Esil Nuceyfi gibi katillere ev sahipliği ve işbirliği yapmaktadır. Bu politikanın Kürd milli davasıyla bir ilgisi olamaz.

Barzaniler veya Irak-KDP izledikleri bu politika ile Kürd milli davasına tamiri zor zararlar vermektedir. TC devleti ve Baascı Saddamcı Sunni Araplarla girdiği kirli ilişkiler nedeniyle belki kendini bir süre içerde yükselen iç muhalefete karşı koruyabilir, Kürd milli birliğini engeleyebilir fakat bu politika sonuçta Kürd milletine kaybettirir. Bağımsızlık gündemden çıkar. Ki bu politika sonucu bağımsızlık gündemden çıkmış durumdadır.

Barzaniler veya Irak-KDP Türkler ve Sunni Araplarla girdikleri kirli ilişkilere son vermediği müddetçe ne Kürd milli birliği kurulur, ne de bağımsızlık gündeme gelir.

Bunun vebali ağırdır.

 

22 Ekim 2016

 

Yeni Yorum yaz

The comment language code.

Restricted HTML

  • Allowed HTML tags: <a href hreflang> <em> <strong> <cite> <blockquote cite> <code> <ul type> <ol start type> <li> <dl> <dt> <dd> <h2 id> <h3 id> <h4 id> <h5 id> <h6 id>
  • Lines and paragraphs break automatically.
  • Web page addresses and email addresses turn into links automatically.
CAPTCHA
This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.

Category