Skip to main content
Time to read
3 minutes
Read so far

Güvenli Bölge’nin gerçeği nedir?

Wed, 10/23/2019 - 20:46
0 comments

Çiya Artos - Erdoğan’ın „Güvenli Bölge“ diyerek Avrupa ve dünya devletlerini kandırmaya çalışmasının altında büyük bir tehlike var. Aslında ABD’nin ve Rusya’nın Türkiye saldırısını engeleyecek güçleri vardı. Neden sessiz kaldılar? 
Hem ABD’nin hemde Rusya’nın Türkiye hakkında hesapları vardı. İki süper gücün hesaplarından bazıları ortaktır, bazılarıda ayrıdır. Ayrı hesaplarını birtarafa bırakıp, ortak hesaplarında birleşerek Türkiye sömürgeci ordusunu islamcı çeteleriyle beraber tuzağa çektiler. Bugün Soçi’de Rusya ile yapılan anlaşma, ABD’nin Türkiye ile yaptığı anlaşma arasında fazla bir benzerlik yok. Bu konuda ABD’nin takınacağı tavır belli olacaktır. Türkiye’nin ABD ile yaptığı anlaşma, NATO çıkarları gözönünde bulunduruldu, Rusya ile yapılan anlaşmada Rusya ve Suriye’nin çıkarları gözönünde bulunduruldu. Kısacası Türkiyenin işgali şimdilik tescil edildi. Türkiye’nin kendisine görede hesapları var. Bu projenin gerçekleşmesi durumunda ne olacaktır sorusuna muhtemelen verilecek cevaplar:
1.    Türkiye etnik temizlik yaparak Kürtleri vatanlarından uzaklaştırıp oraya Arap Mültecileri yerleştirecek.
2.    Kürdistan’ın demografik yapısını değiştirilecektir.
3.    İdlib’den Güney Kürdistan sınırına kadar olan bölgede bir Sunni terör devleti yaratılacak.
4.    Türkiye’nin burada kuracağı islamcı bir terör devleti ile sürekli Avrupa ve dünyayı tehdit etmeye devam edecek.
5.    Buraya yerleştirilecek mülteciler her zaman Türkiye devletinin elinde bir malzeme olacak ve özellikle Avrupalıları, „kapıları açar mültecileri size göndeririz“ diye tehdit unsuru olarak kalacaktır.
6.    Güvenli Bölge için finasman bulmak zor, fakat Lübnan, Irak ve Avrupa’daki Sunni mültecilerde buraya taşınırsa, o zaman Suudi Arabistan, Irak, Lübnan, bazı Avrupa ülkeleri ve Suriye devletide destek verebilir. Eger bir Sunni federasyonu kurulursa. Çünkü Suriye devleti artık Sunnileri ülkeye geri almaz. Saddam döneminde ve sonrasında  Şii’ler döneminde  yaratılan Sunni ve Şii bölgeleri gibi.
7.    Güvenli Bölge‘ den daha aşağı inen Kürtler içinde bir nasıl bir çözüm olacağı sorusuna, Türkiye‘nin engelemelerine rağmen ABD, Rusya ve Batılı devletler bir statü vermek zorunda kalacaklardır. Türkiye saldırısındada gördüğümüz gibi tüm dünya kürtlerden yana tavır koydu. Bu yüzden bu devletler bu dorumu gözönünde bulundurmak zorundadırlar. Kendi sınırlarında 30 km uzaklaştırılmış bir statüye Türkiye istemesede, içine sindirmek zorunda kalacaktır. 
8.    Burada en çok kaybeden Kürtler olacaktır. Kürtler ülkelerinin bir kısmını şimdilik kaybetti. Uzun süre buraya yeniden dönmek için beklemek zorundadır. Fakat bu süreyi beklerken, kendi iç düzenini yeniden oluşturmak ve DEAŞ gibi düşman oluşumlarında yeniden güçlemesine fırsat vermemesi gerekiyor. Aynı zaman statüsünün tanınması için diplomatik girişimlerini artırması gerekiyor. Yok eger oda olmuyorsa,
9.    PYD „Suriye ve Rusya ile sadece askeri alanda işbirliği yaptık“ açıklaması neyi hedefliyor belli değil. Suriye Ordusu birçok yere girdi. Rus polisi birçok yerde devriye geziyor. Yok eger Suriye sömürgeci devletiyle bir anlaşma yapmışlarsa, o zaman Suriye Anayasa Komitesine girmeleri ve Kütler için bir çözüm sürecini başlatmaları gerekiyor. Tabi ki Kürtler bunu haketmemişti. Kürtlerin esas hedefi bağımsızlık veya en azından federasyon olmalıydı. Ancak esas hedef sekteye uğrarsa, o zaman bazı hedefler ileriye ertelenir ve en az zararla durumu kurtakmak için önüne bir yeni hedef koyarsın. Burada Rojava Kürtlerinin yapacağı çözümlerden biride şimdilik budur. Böyle bir çözüm sürecinide, ABD, Rusya, Çin, AB kabul eder ve Suriye devletide sıkıştırarak kabul ettirirler. 
10.    Malesef Kürtler adına yapılan bütün anlaşmalar Kütler olmadan yapılıyor. Devlet olmadığımız için başkaları bizim adımıza konuşuyor ve kararlar alıyorlar. Bundan dolayı ABD aradan çekildiğine göre, Ruslarla bir çözüm yolu üzerinde konuşmak gerekiyor. Çünkü bugün Türkiye ile Rusya’nın Soçi’de yaptıkları anlaşmayla Türkiye işgali tescil edilirken, Türkiye kısa vadede askeri bir üstünlük kazandı. Uzun vadede ise Türkiye için büyük bir tuzak olacaktır. Suriye’de savaş hala bitmedi. Devletler için Suriye’de en zayıf olan Kürtler (devletsizlikten, birlikten, diplomasiden yoksun olduklarından dolayı) olduğu için, şimdilik darbeyi Kürtlere vurdular.
Rojava’da Kürtler neden fırsatları zamanında değerlendirmediler, neden birliği sağlamadılar, neden yeterli bir diplomasi ilişkisi içine girmediler konusu, başka bir yazının konusu olacaktır. Bu aşamada bundan kaçındık. Fakat Kürt aydın ve çevreleri bunun muhasebesini uzun süre yapacaklardır. 
Cotmeh 22. 2019

Add new comment

The comment language code.

Restricted HTML

  • Allowed HTML tags: <a href hreflang> <em> <strong> <cite> <blockquote cite> <code> <ul type> <ol start type> <li> <dl> <dt> <dd> <h2 id> <h3 id> <h4 id> <h5 id> <h6 id>
  • Lines and paragraphs break automatically.
  • Web page addresses and email addresses turn into links automatically.
CAPTCHA
This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.

Category