Kürtler; Atomu parçalanmis Halk

Çiyay  Artos

Evrendeki canli cansiz bütün cisimlerin yapi tasi atomdan meydana gelir. Maddenin en küçük ve temel yapı taşı. Atom, içinde organize tanecikler bulunan ve bunlara bölünebilen yine de maddenin temel yapı taşı olarak bilinen bir birimdir, veya bir elementin kimyasal özelliklerini taşıyan en küçük parçasına atom denir. Madde: boşlukta yer kaplayan ve ağırlığı olan varlik demektir. Atom olaganüstü küçüktür ve normal mikroskoplarla tespit etmek mümkün degildir. Bir atomda bulunan proton sayısı, elementi tanımlar ve atom numarası olarak adlandırılır. Atomda bulunan proton sayısı aynı zamanda, elementin kimyasal karakteri hakkında da bilgi verir. Örneğin, azotun atom numarası 7 dir; bu da nötür bir azot atomunun 7 tane proton ve 7 tane elektronu olduğu anlamına gelir. Başka bir deyişle, evrende 7 tane proton içeren atomların hepsinin adı “azot”tur. Her elementin proton sayisi farklidir. Atomun yapisi; çekirdek (Cern) atomun kütlesini olusturur. Çekirdek proton ve nötron ve etrafinda dönen elektronlardan olusur. Proton („p“ + yüklü tanecikleridir), ve Nötron („n“ nötr ve yüksüz taneciklerdir) taneciklerini kapsar. Elektron ( „e“ - yüklü taneciklerdir). Görevi, positif yüklü (Proton) atom çekirdeginin etrafinda dönen negatif yüklü elektronlardir. Çekirdek parçalanmasi denilen Fisyon, bir nötronun, uranyum (92 Protonu olan Radyoaktif bir Elementtir) gibi agir bir elementin çekirdegine çarparak yutulmasi sonucu atom kararsiz ve kontrolsuz hale gelir. Kontrolsüz bir zincirleme reaksiyon, çok kisa bir sürede büyük bir enerjinin ortaya çikmasina neden olur. Nükleer santralarda ise bu zincirleme reaksiyon kontrollu yapilir. Çekirdek birlesmesi denilen Füzyon, nükleer kaynasma yada kisaca; iki hafif elementin nükleer reaksiyon sonucu birleserek daha agir bir element olusturmasidir. Günesteki patlamalar veya yildizlarin çarpismasi gibi reaksiyonlar Füsyon olayidir ve çok büyük bir enerji ortaya çikar. Örnegin Günes`ten gelen isi ve isik, hidrojen çekirdeklerinin (atom çekirdekleri) birkleserek helyuma dönüsmesi ve kütle kaybi karsiliginda büyük bir enerjinin ortaya çikmasi sayesinde meydana gelmektedir. Albert Einstein`in ünlü formülü E=mc2 kütle kaybinin karsiligi enerji büyüklügüdür. Atomun bu özellileri tüm evrende oldugu gibi, tüm canlilarin ve insanlarin anatomik yapisinda, yasadiklari toplumsal alanda ve düsüncelerinde mevcutur. Çünkü biz insanlarda atomlardan meydana geliyoruz. Kürtlerin tarihini atomun Fisyon ve Füsyon özellilerine çok benziyor. özellikle 19.20.ve 21. Yüzyilin ilk çeyreginde atom çekirdeginin parçalanmasina (Fisyon) benzer kontrolsüz bir sekilde parçalandi ve Kürtler her tarafa yayildi. Kürt toplumunu, dogasini, düsüncesini, dilini, kültürünü, geleneklerini, dinini kisacasi kütlere ait ne varsa parçalandi. Nötron ile bombalanip parçalanan atom çekirdegi gibi bölüp parçalanan Kürtler, 100 yil boyunca toparlanmak için firsat bulamadilar. Sonra çikan nükleer radyasyonu gibi kendi zehirlerini Kürt toplumunun bütün bilesenlerin Molekülerine kadar (hatta beyinlerine bile) siringa ettiler. 1916`da Sykes-Picot antlasmasiyla Kürdistan sinirlari Kürtlerin iradesi disinda cetvele çizilip bölündü. Türkler, Ingiliz ve Fransizlarla beraber 1923`te Lozan`da yeni bir antlasmayla Kürdistan`dört parçaya (hatta eski Sovyetlerde`de bir parça kalmisti) böldüler. Parçalanma her parçadada sidetli oldu. Ancak Türkiye`nin isgal ettigi parçada siddetin üzerinde bir patlama oldu. 1925`te Seyh Sait isyanin takip eden günlerde çikarilan; Örfi Idare (sikiyönetim) kanunu, Hiyanet Vataniye Kanunu, Takrir-i Sükun Kanunu. Bu kanuna dayanarak olusturulan Istiklal Mahkemelerinin yetkisi Meclisin onayini olmaksizin infaz etme yetkisiydi. Seyh Sait ve 47 arkadasi göstermelik bir mahkemeyle idama mahkum edilip 29 Haziranda idam edildiler. Mustafa Kemal 1925`te imzaladigi gizli bir kararname olan „Sark Islahat Plani“ Kürt hareketini tamamen bastirmak, Kürdistan`a Türk, Arnavut gibi göçmenler yerlestirmek ve sistemli bir asimilasyon uygulamak için çikarildi. Bu plan çerçevesinde Kürdistan`in ismi Dogu Anadolu ve Güney Dogu Anadolu olarak degistirldi. Kürdistan`in Sehirleri, Ilçeleri , Köyleri, Daglari, ovalari ve Kürdistan`da uçan kuslarin isimleri bile Türkçeye uyduruldu. Sonra Kürtlerin isimleri, Türkçeye ve Arapça olarak degistirildi. Seyh Sait, Dersim, Sason, Zilan, Agri, Muhabad, Barzan, Enfal ve Hallepçe`de sömürgeci devletler bir Milyondan fazla Kürt katlettiller. Dersim isyanindan sonra idama mahkum ettikleri Seyit Riza`nin yasini küçültüler, oglunun yasini büyütüller. Seyit Riza`nin son istegi kendisini oglundan önce asmalariydi, ama önce oglunu gözlerinin önünde astilar. Saddam yönetimi, Irak çöllerinde binlerce Kürdü canli canli topraga gömdü. Iran fasist Islam yönetimi bugün bile her gün onlarca Kürdü asiyor. Fasist Türkiye Cumhuriyeti, sadece 1990`lardan günümüze kadar Kürdistan`da binlerce köyü, yüzlerce sehir, ilçe veya yerleyim alanini bosaltip yerle bir etti. Kürdistan`in bütün ormanlarini yakiyorlar. Binlerce Kürdü iskence ile öldürüp biryerlere gömdüler ve adinida faili meçhul koydular. Faili mechul yoktur. Faili mechulun faili Sömürgeci devletlerdir. Kürtlerde Fizyon asamasi çok siddetli geçti, hala bu siddet devam ediyor. Uranyum çekirdegi parçalandigi zaman Radyum (88 protonu var) elementi ortaya çikiyor. Urayumun yada toryumun parçalanma ürünü olan Radyum radyoaktiftir. Uranyum bozmasi olan bu element tehlikeli Nükleer Radyasyon üretiyor. Fizyon olayinda oldugu gibi Kürtler parçalanirken Kürt radyumlarida (Tir§ikçî) ortaya çikiyor.Kürt düsmanlariyla isbirligi yapan Kürtler bu Radyuma çok benziyorlar. Bunlar çikardiklari zehirli Radyasyonu kendi halkina karsi kullaniyorlar. Düsmanlarina asik bu Kürt radyumlari, Türkten daha Türk, Araptan daha Arap ve Farstan daha Farstirlar. Kürtlerin tarihi bunlarin ihanetiyle doludur. Bunlar Kürtlerin içinde çikan truva atlaridir. Her elementin atomunun parçalanmasinda baska elementler ortaya çikiyorsa, Kürt toplumundada bu tür isbirlikçiler her zaman ortaya çikacaktir. Bu atomun evrendeki kuralidir. Bunu kabul etmek lazim ancak bunu en asgari düzeye indirgemek için akili bir politika yürütmek gerekiyor. Fizyonun kürt toplumunda yaratigi tahribat iki baslidir. Bunun zararli yönü yaninda yararli yönüne bakmak gerekiyor. Zarar ve kâr birbirlerine zit ayni zamanda birbirlerini tamamliyorlar. Kürtler Dünya`nin her tarafina yayildilar. Bütün Dünya dilerini ögrendiler. Demokrasi ve insan haklarini saygilidirlar. Profesör, doktor, avukat, tüccar, doga bilimcisi, psikolog, kisaca her alanda birseyler ögrendiler. Bunlar, gelecek Kürt tolumunun devletlesmesinde büyük yararlari olacaktir. Fizyon`un tersi olan Füzyon`da (çekirdek birlesmesi) daha büyük bir enerji ortaya çikiyor. Kürtlerin birlesmesi; farkli görüsleri olan parti, örgüt, çevre aydin ve tüm Kürtlerin biraraya gelmesi, Füzyon olayinda oldugu gibi farkli atom çekirdeklerinin biraraya gelmesi ile büyük bir örgütlü güç ortaya çikacaktir. Kürt halki Füsyon asamasini basarirsa, düsmanlarinin böl yönet politikasini bosa çikarip devletlesme yolunda büyük bir basari elde edecektir. Bu yüzden Kürt halkinin dört parçada Füsyon`a ihtiyaçlari var. Kürt partileri - Asiretleri – aileleri ve bireyleri arasindaki çeliski ve kavgalar düsmalarina yaramaktadir. Kürt parti, birey ve kuruluslarinin ortak amaçlari için olusturacaklari örgütlenme, hedeflerine ulasmanin garantisidir. Kürtler ulusal ittifaki gerçeklestirmek zorundadirlar. Bu Kürtlerin birincil ve vazgeçilmek ilkesidir. Sadece teoride degil bunu pratige dökülmesi acil ve zaruri bir ihtiyaçtir. Nicelden nitelige dogru bir örgütlenme asamasini Güney Kürdistan tamamlamistir. Kürtler 2003`ten beri Bagdat ile federalizmi denediler. Hatta Irak`in demokratik bir devlet olmasi için mücadele ettiler. Artik kimse Kürtlerin önüne, ne Irak`ta nede öbür sömürgeci ülkelerde demokrasi müsadelesi yalanini koymasin. Kürtlere lazim olan ayrilmak ve ulusal devletini kurmaktir. Bugün Basur`un önündeki yegane hedet devletlesmedir. Ulusal devleti kuranlar milli burjuvazi veya burjuvalasan feodalerdir. Burjuvaji kendi iç pazarina sahip çikmak için devlet kurar. Bu siyasal bagimsizlik asamasi bütün Kürtlerin yararinadir. Bazi Kürt gruplarinin veya sahsiyetlerinin Güney Kürdistan hakkinda; „hirsizlik ve yolsuzluk var“ türünden elestirileri hakli olmasina ragmen, referanduma karsi çikmak için bir gerekçe degildir. Burjuvalarin yönetiminde hirsizlikta, yolsuzlukta ve sömürüde vardir. Bu tür toplumsal ve sinifsal problemleri referandum asamasinda bas çeliski yapip, referanduma karsi çikmak büyük bir hatadir. Bu tür toplumsal haksizliklar, Kürdistan`in devletlesmesinden sonra zaten devam edecektir. Referandumu desteklemek haksizligi onaylamak anlamina gelmiyor. Düz mantikla hareket etmek politikanin dünyasina terstir. Politika düz degil zikzak çizerek gidiyor. Politikanin bu yönünü kavramayan ve uygulamayan Kürtlerin basari sanslari yoktur. Hata yapani tarih affetmez. 25 Eylül referandumu için bütün Kürtler, siyasi kaprislerini ve örgütsel çikarlarini bir tarafa birakmalari gerekiyor. Kürtlerin durumu öbür halklara benzemez. Yüzyillardir kendilerine kölelik dayatilan ve atomu parçalanan bu halkin, Ortadogu`daki kaos ve belirsizlik, devlet olarak tarihin sahnesine çikmasi için büyük firsatlar dogurmustur. Kürtler ortak paydalar bulmak ve ittifak kurmak zorundadirlar. Akilli bir politika bizi bagimsizliga götürecektir.

Tebax 28. 2017